You are here:
PCOS
meliz-galeri
Op. Dr. Meliz Onbaşıoğlu

PCOS-POLİKİSTİK OVER SENDROMU

PCOS Nedir

PCOS; Adet düzensizliği, erkeklik hormonu fazlalığı bulguları ve tipik ultrason görüntüsü ile seyreden sık görülen bir endokrin bozukluktur.

PCOS olan kadınlar şikayetleri doğrultusunda Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanına, Dahiliye veya Endokrinoloji uzmanlarına veya Cildiye uzmanlarına başvurabilirler.

 

Sıklığı nedir

Üreme çağındaki kadınlarda en sık görülen endokrin bozukluktur, yaklaşık %4-12 oranında görülür.

 

Sebebi

PCOS’da altta yatan neden tam olarak bilinmemektedir ancak genetik altyapı ile görülme sıklığı artar.

 

Nasıl tanı konulur

Etkilenmiş kişilerde aşağıdaki 3 kriterden en az ikisinin olması ile tanı konur:

1-Yumurtlamanın az veya hiç olmaması
2-Erkeklik hormonu fazlalığının fiziksel olarak görülmesi (kıllanma, sivilcelenme, erkek tipi saç dökülmesi) veya kan testlerinde tespit edilmesi
3-Ultrasonda polikistik over görüntüsü olması

Troid hormon bozuklukları ve süt hormonu (prolaktin) fazlalığında da adet düzensizlikleri görülebileceği için adet düzensizliğine sebep olabilecek diğer hormonal sebeplerin de dışlanması gerekmektedir. Bunun için kanda TSH ve Prolaktin değerlerine mutlaka bakılması gerekmektedir.

 

Bulgular

Adet düzensizliği: Yılda 8 kereden az adet olma veya ardışık 3 aydan daha uzun süre adet olamama durumu

Ancak burada önemli bir nokta; genç kızlar ilk adetlerini görmeye başladıktan sonraki ilk 2-3 yıl adet düzensizliği olabilir. Bu süre içinde beyin ile yumurtalıklar arasındaki iletişim hattı yeterli olgunluğa ulaşmadığından bu dönemdeki adet düzensizliklerini çok önemsemeyiz ve beklemeyi tercih ederiz.
40 yaşından sonra da yumurta sayısı azalacağı için adetler düzensiz hale gelebilir.

Kıllanma artışı: Erkek tipinde dağılmış (dudak üstü, çene altı, göğüs ortası, göbek altı, sırt, bel bölgesi, kollar ve bacaklar) kalın, siyah, sert kılların olması durumu

Akne/Sivilcelenme: Ergenlik döneminde sivilcelenme sık görülmekle birlikte PCOS’da ısrarlı ve geç başlangıçlı sivilcelenme görülür.

Ultrasonda her bir yumurtalıkta 20’den fazla küçük foliküllerin görülmesi ile karakterizedir.

Yumurtalık kapasitesi yüksek olan kadınlarda ve ergenlik döneminde de ultrasonda çok fazla yumurta görülebilir ve bu PCOS ile karışabilir.

 

Diğer endokrin bozukluklar

İnsülin direnci: PCOS olan kişilerde insülin direnci görülme sıklığı artmıştır.

Obez kişilerde görülme sıklığı artmakla birlikte zayıf kişilerde de görülebilir. Ayrıca tip 2 diyabet ve bozulmuş glikoz toleransı riski de artmıştır.

Kolesterol yüksekliği: Metabolik sendromun bir parçası olarak kan kolesterol düzeylerindeki artışa bağlı kalp damar hastalık riski de artabilir.

Obezite: PCOS’da boy-kilo oranı artışı ve özellikle karın bölgesi yağlanmada artış görülür.

 

Uzun dönemde etkileri nelerdir

Metabolik sendrom: PCOS olan kadınları ileriki yıllarda bekleyen tehlike metabolik sendromdur.

Metabolik sendrom; insülin direnci, obezite, kolesterol yüksekliği ve hipertansiyonun görüldüğü bir durumdur. Kalp damar hastalıkları ve şeker hastalığı riski ile ilişkilidir.

Endometriyum kanseri: Yumurtlama problemi nedeniyle karşılanmamış östrojenin sebep olduğu rahmin iç tabakası ile ile ilgili kanser riski artmaktadır.

İnfertilite: Yumurtlama problemi nedeniyle gebelik oluşumunda azalma söz konusu olabilir.

Gebelikte: Erken gebelik kayıplarında artış görülür.

Hamileliğe bağlı şeker hastalığı ve tansiyon yüksekliği görülme riski artar.

 

Tedavi

PCOS’da uygulanan tedavi şikayete yöneliktir, hastalığı iyileştirmez.
Tedavi seçimi hastanın şikayetleri ve çocuk sahibi olma isteği göz önünde bulundurularak yapılır.

1-Tedavide ilk sıradakiler: Kilo verme, egzersiz, karbonhidrattan yoksun beslenmeden oluşan hayat tarzı değişikliğidir.

Sadece kilo verme bile bazı kadınlarda adetlerin düzene girmesi ile sonuçlanır.

2-Doğum kontrol hapları: Adetlerin düzenlenmesi, kıllanma, sivilcelenme şikayetlerinde kullanılır.

Özellikle anti-androjenik etkisi olan doğum kontrol hapları seçilmedir.

Çocuk isteği olmayan kişilerde kullanılır.

Kıllanma ve sivilcelenmede etkisinin görülebilmesi için en az 6 ay kullanılması gerekmektedir

Ayrıca uzun dönemde artan rahim kanseri riskine karşı da koruyucudur.

3-Aralıklı kullanılan progesteronlar: Sadece adetleri düzenlemek için kullanılırlar, sivilcelenme ve kıllanmaya etkili değillerdir, ayrıca doğum kontrolünü de sağlamazlar.

4-İnsülin duyarlaştırıcı ilaçlar: Metformin, karaciğerden glikoz üretimini azaltıp dokuların insüline duyarlılığını arttırarak insülin duyarlılığını düzeltir.

Yan etkilerinden en sık görüleni sindirim sistemiyle ilgili olan bulantı, kabızlık, şişkinliktir. Bu yan etikleri en aza indirmek için ilaca düşük dozda başlanıp birkaç hafta içinde dereceli olarak doz artırımına gidilebilir.

5-Anti-androjenler: Sivilcelenme ve kıllanmada doğum kontrol haplarının en az 6 ay kullanılmasına rağmen etki etmediği durumlarda tedaviye eklenir.

Ancak hastada erkek tipi saç dökülmesi varsa tedaviye doğum kontrol haplarıyla birlikte baştan başlanır.

6-Myoinositol: İnsülin direncini azalttığına ve yumurtalamayı arttırdığına dair çalışmalar olmakla birlikte kullanımı ile ilgili halen veriler yetersizdir.

7-Cerrahi: Laparoskopik ovarsan drilling işlemi yapılabilir ancak tek başına tedavide önerilmiyor.

8-Epilasyon: PCOS’da kıllanma şikayetinde kullanılan ilaç tedavileri yeni çıkacak kıllara karşı etkilidir, mevcut kıllara herhangi bir etkisi yoktur.

Dolayısıyla mevcut kılların uzaklaştırılması için laser epilasyon veya termal yıkım sağlayan iğneli epilasyon kullanılabilir.

9-İnatçı aknelerin tedavisinde dermatologlardan yardım alınarak antibiyotikler ve bir vitamin A analoğu olan izotretionin kullanılabilir.

10-Yumurtlama tedavisi: Çocuk isteği olup gebe kalamayan hastalarda uygulanır.

İnsülin direnci olan kişilerde tedaviye metformin de eklenir.

SORULARINIZI İLETİN